ÖNYARGI-PEŞİN HÜKÜM

Kimlik bilgilerimize göre Türkiye Cumhuriyeti olarak %90 Müslüman bir topluluğuz diyoruz. Müslüman’ın kelime anlamı; Allah’a teslim olmadır. İslam-Müslüman-Selam-aynı kökten gelir.

Modern bir çağda yaşadığımızı söylüyoruz. Ya da şartlandırılmış belleklerle böyle olduğunu düşünüyoruz. Yaradan’ın bize bildirdiği ilk kuralı oku ve düşün. İnsanoğlu ne seyreder ve işitirse beyni ona göre kodlanıp şartlanıyor. Bilim insan beyninin (hafıza) muazzam yapısını kanıtlayan buluşlarına her geçen gün buluş katıyor. Bir bilgisayara yüklenilen bilgiler gibi işleyen beynimizde de yüklemediğimiz var olamayan sayfayı açamıyoruz.

Yale Üniversitesi’ndeki bir araştırmaya göre bebek ve çocuklar arasında yapılan araştırmada insan beyninin doğasında yaratıcıya inanmak var. Beyin neden ve sonuçla çalışıyor. 6-7 yaş arasındaki çocuklar bile dünyadaki her şeyin bir nedeni olduğuna inanıyor. Ergenlik dönemiyle birlikte bize bahşedilen iradeyle aldığımız kararlar yaşam çizgimizi belirliyor. Rabbimizin Nebi-Elçileriyle bize uzattığı ipe yaşam kılavuzumuzla rotamızı kaybetmeden beynimize neler yüklediğimizin bilincine varırız inşallah.

Önyargının keskin bir bıçak gibi her şeyi böldüğü ve birbirimizi anlamaya çalışmadığımız bir çağda da yaşıyoruz. “Eski günlerin tadı yok’’ diyoruz. Birlik beraberlik-neşe huzur-kalmadı diyerek sürekli ya zamanı ya da ötekini suçluyoruz. Ötekileştirme batağından kurtulamıyoruz. Sağduyumuzu kaybettik. Karşımızdakinin aynamız olduğunu unuttuk. Tecrübeli büyüklerimiz ne güzel söylemiş. ’’Kiminleysen öylesin’’ Kavgamız kendimizle olmalı başkasıyla değil. İlişkilerimizi gözlemlemeye çalışalım, tartışmalarımız birbirimizi anlamamaktan çıkıyor. Karşımızdakinin bizi anlamadığını söyleriz. Biz hiç karşımızdakini anlayıp anlamadığımızı sorgulamayız. Tartışmalar bağırmayı tetikler. Bu durum herkesi rahatsız eder ve kimyamızı bozar.

Rabbimiz İsra suresinde (53) elçimize ne güzel bildirmiş ’’Kullarıma söyle sözün en güzelini söylesinler. Sonra şeytan aralarını bozar. Çünkü şeytan insanın apaçık düşmanıdır” Lokman suresinde (19) ’’Konuşurken sesini ayarla bağırarak konuşma! Unutma ki seslerin en çirkini avazı çıktığınca bağıran eşeklerin sesidir”

Muhammed suresinde (24) “Kur’an’ı (okuyup) inceden inceye düşünmeleri gerekmez mi? Yoksa kalplerinin üzerinde üst üste kilitler mi var?’’

Bizde tek bir parçadan bakıp bütünü görmeye çalışıyoruz. Bunu her konuda yapıyoruz. Tamamından bakabilmeyi ne zaman öğreneceğiz? İnsanların kulağa güzel gelen tek bir lafının arkasından gidiyoruz. Ya da tek bir lafı yüzünden terk ediyoruz. Rabbimiz bizi doğru yoldan ayırmasın.

 

Mürüvvet Çalışkan’ın kaleme aldığı bu yazı, Fıtrat Haber sitesinde 2.3.2017 tarihinde yayımlanmıştır.