YOLCULUKTA ve KORKU HALİNDE NAMAZ

Başkasına olan borç ödenebilir ama aldığımız her nefesi ve ihtiyacımız olan her şeyi veren Allah’a olan borç ödenemez. Bu sebeple, istesek de istemesek de hepimiz onun kulu ve kölesiyiz. Yapılacak tek şey, ona tam güvenmek ve gönülden teslim olmaktır. Herhangi bir konuda yanlış yaparsak derhal yanlışımızdan dönmeli ve ondan af dilemeliyiz.

Namaz, Adem aleyhisselamdan beri devam edegelen bir ibadettir. Allah Teâlâ namazı, bütün ümmetlere emretmiştir.

.وَمَا أُمِرُوا إِلَّ لِيَعْبُدُوا الَّلَ مُخْلِصِينَ لَهُ الدِّينَ حُنَفَاءَ وَيُقِيمُوا الصَّلَةَ وَيُؤْتُوا الزَّكَاةَ وَذَلِكَ دِينُ الْقَيِّمَةِ

“Onlara, dine bir şey katmadan ve yanlış yola sapmadan Allah’a kulluk etmeleri, namazı düzgün ve sürekli kılmaları ve zekâtı vermeleri dışında bir emir verilmedi. Doğru din işte budur.” (Beyyine, 98/4-5)

.وَأَوْحَيْنَا إِلَى مُوسَى وَأَخِيهِ أَنْ تَبَوَّآ لِقَوْمِكُمَا بِمِصْرَ بُيُوتًا وَاجْعَلُوا بُيُوتَكُمْ قِبْلَةً وَأَقِيمُوا الصَّلَةَ

“Musa ile kardeşine şunu vahyettik: Siz ikiniz Mısır’da halkınız için evler hazırlayın. Evlerinizi, kıbleye yönelik yapın; namazı düzgün ve sürekli kılın.” (Yunus 10/87)

İsa aleyhisselâm, beşikte iken, bir mucize olarak yaptığı konuşmada şunları söylemişti:

وَجَعَلَنِي مُبَارَكًا أَيْنَ مَا كُنْتُ وَأَوْصَانِي بِالصَّلَةِ وَالزَّكَاةِ مَا دُمْتُ حَيًّا

“Nerede olursam olayım (Allah) beni değerli kıldı; yaşadığım sürece bana namaz ve zekât görevi yükledi.” (Meryem, 19/31)

Yazının tamamını görüntülemek için linke tıklayın: abdulaziz-bayindir-kh-32-sayi-yolculukta-ve-korku-halinde-namaz

Prof. Dr. Abdulaziz BAYINDIR

Yayımlandığı Yer: Kitap ve Hikmet Dergisi, Ocak – Mart 2021 Sayı: 32, s. 4-13