RASUL KELİMESİNİN KİTAP ANLAMINDA KULLANIMI

Rabbimiz tüm bu ve benzeri ayetlerde neden “kitap”, “hüküm” veya “Allah’ın ayetleri” demek varken, üstelik bu ifadeleri başka ayetlerde sıkça kullanıyorken, “rasul” kelimesini kullanmayı tercih etmiştir?

Kur’an’da peygamber kelimesinin geçmediğini, bu kelimenin Arapça bile olmadığını ve dilimize Farsçadan
girdiğini biliyoruz. Yine bu kelimenin Kur’an’ın iki önemli kavramı olan rasul ve nebî kavramlarının hiçbirini karşılamadığını da biliyoruz. Bu kavramları kısaca tarif etmek gerektiğinde nebî için “Allah’ın kendisine risaletle ilgili vahiy göndermek suretiyle değerini yükselttiği kişi”, rasul için ise “Allah’ın ayetlerini insanlara ulaştıran kişi” anlamlarını vermek uygun olacaktır. Her nebî risaletle görevlendirildiği için otomatik olarak rasuldür. Ancak her rasul nebî olmak zorunda değildir. Yani bir kişiye rasul diyebilmek için Allah’tan vahiy almış olma şartını aramak gerekmez. Vaktiyle nebîye indirilmiş olan Allah’ın Kitabını, Allah’ın kullarına ulaştıran kişi de rasul yani elçidir. Kitabın kendisi de Allah’ın indirdiği vahyi tastamam içerdiği için rasuldür. Bu anlamda nebî olmayan ilk rasul Kitabın bizzat kendisi olacaktır. Zaten rasul 
kelimesinin Arapça sözlüklerdeki ilk anlamı da budur.

Erdem Uygan’ın kaleme aldığı bu yazı, Kitap ve Hikmet dergisinde 23. Sayı 5. Yıl Ekim, Kasım, Aralık, 2018 tarihinde yayımlanmıştır. 

Yazıyı görüntülemek için linke tıklayın: erdem-uygan-23-sayi-resul-kelimesinin-kitap-anlamında-kullanimi